7 Mayıs 2014 Çarşamba

Werckmeister Harmóniák (2000)


“...insanlar için bir açıklamamız olacak...

Ölümsüzlüğü dahi anlayabileceğiz...

Sizden tek isteğim; benimle direşmenin,sessizliğin barışın ve sonsuz boşluğun egemen olduğu uçsuzluğa adım atmanız.

Hayal edin, bu sınırsız
gürültülü sessizliği, her yer zifiri karanlık.”

İkinci dünya savaşı sonrası, Macaristan’da  solgun, sessiz, ıssız bir kasaba...
Kasabanın barında güneş sisteminin şiirsel bir dille anlatıldığı inanılmaz bir açılış sahnesi...
Boş sokakların içimize işleyen sessizliğine bir gün gelen sirk, Dünyanın en büyük dev balinası ve Konuk oyuncu: Prens ve ardından başlayan kaos...

Kıyametten 5 saat önce mi? Tüm akış mutlak sona varmak için mi?

Tamamen metaforlarla örülü  Werckmeister Harmoniak’ın bir fasılda kolaylıkla anlatılabilecek bir özeti yok aslında. Felsefi yönü ağır basan monologları filmin temasını içinde gizliyor.

Monologlar, tekrar tekrar dinleyip; üzerine düşünme hissi uyandırıyor.
Adını aldığı Werckmeister Harmonik İlkeleri ve filmin müzikleri, tarihler boyu müzikle yaşadığımız uzun yolculuğumuzu anlatıyor...

Etkileyici müzikleri ve atmosferiyle kendisine çekip, sizi bir an gerçekten orada, o anda hissetmenize sebep oluyor.

Béla Tarr’ın  yönetmenliğindeki, tek planlardan oluşan uzun sahneler, izlediğim en eş zamanlı hareket akışına sahip.

Siyah beyaz dar sokaklarda, onlar yürüyor, siz yürüyorsunuz...

Bilinmezliklerle örülü senaryo ve acaba şimdi ne olacak hissi, sizi bir an bile bırakmıyor.

Bu film de pek çok diğer  film gibi, sizinle, izlerken ne hissettiğinizle, daha sonra sizde nasıl bir iz bırakacağıyla alakalı...

 “Korkularımızda ve umutsuzluklarımızda gerçek nesneyi bulamadık. Böylece, karşılaştığımız her şeye
vahşice, nefretle saldırdık.”

Bu sözler içinizde yeterince merak uyandırdı mı? İzleyin, deneyimleyin...

P.S. : 
Andreas Werckmeister
  (30 Kasım, 1645 - 26 Ekim 1706) bir org sanatçısı, müzik kuramcısı ve Barok dönemin besteci.